18 Kasım 2017 Cumartesi

Fi Dizisi Karakterlerinin Burç Tahminleri

2017 yılının en popüler vakalarından biri de Fi Dizisi oldu. Dizi internette yayınlanmasına rağmen oldukça geniş bir kitle tarafından benimsendi ve bence bunun sebebi, baştan savma değil de özenilen bir iş olması.

Bu dizinin esinlenildiği kitap serisini okumadım çünkü yazarının youtube'da bir söyleşisine denk gelmiştim, konuşurken bile anlatımı o kadar kesikli ve yorucuydu ki yazılı anlatımı en iyi ihtimalle konuştuğundan 2-3 gömlek daha iyi olsa dahi o kitabın akmayacağı aşikardı. Nitekim kitabı okuyanlardan gelen geribildirimler hep bu düşüncemi doğrular nitelikteydi. O nedenle kitabı okumadım ve okumayı da düşünmüyorum. Bunu belirtmemin sebebi kitapta karakterlere ilişkin paylaşılan ama diziye aktarılmayan detayları bilmiyorum. Bu yazı sadece diziden edindiğim izlenimler doğrultusunda yazılmıştır.

"Burçlara inanmıyorum ama" ile başlayan cümleler de en az "burcumun özelliklerini taşıyorum" kadar klişeleşmişken gazetelerin dergilerin magazin sayfalarındaki gibi eğlencelik bir yazı yazmak niyetim. Bu yazı tamamen kişisel gözlemlerime dayalı oluşturulmuş bir profillemedir.

İnternet ortamındaki herşeyden nem kapan aşırı hassas ve duyarlı kitleye (onlara ne yapsam nafile farkındayım ama) karşı kamu spotunu yaptıktan sonra konumuza dönebiliriz.

Özge Egeli: Berrak Tüzünataç'ın güzelliğini tartışacak değilim ama Özge karakteri gerçekten çok sinir bozucu, gıcık bir tip. Birinci sezonda sahip olduğu değer yargıları ve doğrularını babasına ve babasına duyduğu öfke doğrultusunda bütün erkeklere ve erk sahiplerine duyduğu bir hınçla savunuyordu. Bu nedenle çalışkanlığı, inadı ve bir konunun üzerindeki ölesiye ısrarı da babasından alamadığı intikamı hayattan dolaylı olarak alma çabasıydı. Hiçbir doğruyu rasyonel olarak savunurken göremedik onu, hep birilerine karşı ve birilerine rağmen var olma çabası içindeydi. Nitekim dizinin ikinci sezonunda bu tavır yerini düşmanına benzemeye bıraktı. Özge yine intikam peşinde ama bu sefer düşmanlarının yöntemini kullanıyor. Tahminimce Özge kova burcu, hep benim dediğim olsun, hep benim doğrum doğru halleri de bunun sağlamasını yapıyor. Bir de delimsereklik var. İstediğine ulaşmak için her yolu yapacak biri. Ölçüsü yok. Kimseye eyvallahı yok çünkü sevdiklerini kaybetmiş. Kaybedecek kimsesi yok. İnsanları amaçları doğrultusunda kullanılacak araçlar olarak görüyor ve gerektiğinde harcamaya hazır. Bu anlattıklarım düpedüz bir kova kadını. Bir de ne dedik inat! Özge'nin inatçı olduğu alt metinde yansıtılıyor. Bu da bana yükselen burcunun koç olduğunu düşündürdü. Aslında hep ön planda olmak istemesi de bunu destekliyor.

Bilge: Kendi halinde iddiasız gibi görünen ama amaçlarının ne olduğunu en yakınına bile sezdirmeyecek kadar kendini gizleyebilen ve hedefine kilitli bir şekilde ilerleyen bir kız Bilge. Güzel mi? Sayılmaz ama çirkin de değil. Cazibesini ve arzularını dizginlemeye çalışıyor hatta. İnsanları gözlemleyebiliyor, sezgilerini kullanarak başladığı süreçleri dedektif gibi iz sürerek tamamlıyor. Satıraralarını okumayı, görünenin ardında yatanı tercih ediyor. Meraklı biri. Ama merakını doğru yönlendirmeyi keşfettiği ve bunu verimli ve başarılı olabilmek için kullandığı için kimse onun meraklı olduğunu düşünmüyor, herkes onu azimli ve çalışkan olarak tanımlıyor. İnsanları anlamayı ve yardım etmeyi tercih ediyor. Zaman zaman bu nedenle anlaşılmak, takdir edilmek ve dahası keşfedilmek istiyor. Can Manay' ın insanları çözümlemesi ama bunu hiç sezdirmemesi onu çok etkiliyor ve onun bir gün kendisini de ilmek ilmek çözeceği günü bekliyor. Bu durumda bence Bilge tam bir akrep kadını. Ama duygularının esiri olmadığı için akılcı ve soğukkanlı bir tarafı da var. Bu nedenle yükseleni kova olan bir akrep kadını Bilge.

Deniz: Küstahlık derecesindeki özgüveni ve kontrol delisi oluşunu o sempatik, yakışıklı ve hülyalı halleriyle kamufle edebilen bir erkek. Yüksek sanat ile yoğrulmuş bir hayatın getirdiği bir romantizm ve özgünlüğün ötesinde aslında kendi düş ve düşün dünyasının ideal ölçeklerine uygun ilkeli ve dostane bir ruhun ancak sanatla sağaltılabileceğinin bir örneği gibi. Sevdiğini sahipleniyor ama koruma ya da kayırma gibi bir tavırda değil. Bu hali, adalet duygusu gelişkin gibi bir imaj çizse de aslında bu duygusal bir korunma duvarı. Kullanılmaktan korkma halinin bir tezahürü gibi. otuzlu yaşlarının sonunda bile liseli bir genç gibi aşk acısı çekebilen duygusallığı aklıma iki ihtimali getiriyor. Yengeç ya da balık erkeği. İncindiği durumlarda kaçma ve yok sayma eğiliminde olması bana balık olduğunu düşündürüyor. Popülerite peşinde olmasa da sahnede olmak istemesi ve kontrolün daima kendinde olmasını istemesi, doğrularının tartışmaya kapalı olması, yükseleninin aslan olduğunu düşündürüyor.

Duru Durulay: Adı ve kibriyle proje çocuk olduğunu düşündürüyor. Hırslı ve idealist bir annenin küçük yaşta ilmek ilmek işlediği bir genç kadın. Başarılı olmak için yapmayacağı hiçbir şey yok. Hırslarının esiri ve duygularını uçlarda yaşıyor. Kafaya koyduğunu elde etmek konusundaki başarısı tartışmaya kapalı. Ama bunların ötesinde muazzam bir güzelliği var ve her haliyle baştan çıkarıcı ve estetik. Bununla birlikte erişilmez bir soğuklukta. Kendibaşınalığını seviyor. Kendini adadığı konularda yorulmak vazgeçmek bilmiyor. En can sıkıcı durumlarda bile kendine inancını kaybetmiyor. Başına buyruk ve maniple edici hallerini de göz önünde bulundurunca Duru olsa olsa bir boğa kadını olabilir diyorum. Sahnede olmak, daime beğenilmek isteği ise onun yükseleninin aslan olduğunu düşündürüyor.

Can Manay: Zekasına yetişmek mümkün değil. Otistik eğilimleri var. Şehrin karanlık dehlizlerinde tanınmadan başkaları gibi var olmak onun içindeki farklı karakterleri yaşama ve onlara da söz hakkı tanıma düşüncesinden ileri geliyor. Bu devingenliğin ötesinde kendi adını markalaştırmak adına keskin ve zor beğenen bir kalite algısına sahip ve dahası kendine has hal ve tavırları takıntıymışçasına haute couture tasarlanmış bir alfa erkek. Kendisi olsa olsa ikizler erkeği olabilir.

Diziye ilişkin bir eleştiri, yazımdan da anlaşılabileceği gibi Can Manay çok değişik bir profil olmasına rağmen karakter, hikayede bütün boyutlarıyla işlenmiyor. Biz bu  adamı olabildiğinde düz ve keskin hatlarla izliyoruz ve tahlil edebileceğimiz bir olay örgüsüyle karşılaşmıyoruz. Deniz'in Duru'nun, Özge'nin ve Bilge'nin neden sonuç ilişkisi kurabileceğimiz örneklerine rastlarken Can Manay oyun kuran ve hikayedeki diğer karakterleri maniple eden ve aslında yer yer bu insanların hayatlarına ilişkin kesitleri izlerken kendi sesinden anlatımlarıyla da sezdirilmeye çalışılan Can Manay karakterinin hikaye ile izleyici arasında bir katman olduğunu, başrolden öte bu hikayenin ilahı olduğunu ve bizim diğer tüm insanları bir noktada onun anlatımı ve analizleriyle izlediğimizi hissettiriyor. Kendi ise tasvire ve analize gerek kalmayacak kadar gerçek ötesi bir karakter. Bakalım önümüzdeki bölümlerde kendisini anlamak ve yerine koymak için yeterli sebebimiz olacak mı? izleyip göreceğiz.

Diziyi izlemekten zevk alıyorum. Önümüzdeki dönemde Sadık Murat Kolhan, Eti Hanım ve Göksel'in de burçlarını ele almak isterim ama kendilerini profilleyecek kadar izleyemedik dizide. Umarım önümüzdeki bölümlerde hikayelerine daha çok yer verilir.

1 yorum: